Büyük ölçekli konut projelerine satış, pazarlama ve konsept danışmanlığı hizmeti veren Aremas’ın Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Arslan, Nisan ayı konut satış istatistiklerini değerlendirdi. Açıklanan rakamların beklentiler doğrultusunda olduğunu dile getiren Arslan Nisan ayının da Mart gibi hareketli geçtiğini ifade ederek, “Satışlarda bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 39’a yakın bir artış oldu.” dedi.
İpotekli satışlar geçen yıla göre yüzde 82.9 arttı
İpotekli satışlarda yaşanan yıllık yüzde 82.9’luk artışın sektör açısından şaşırtıcı olduğunu kaydeden Arslan, “Bu yönelimin temelinde gayrimenkul geliştiricilerinin vadeliden çok peşin satış yöntemini tercih etmesi yatıyor. Nisan ayında gerçekleşen satışların yüzde 24,1’inin ipotekli olarak gerçekleşti. Markalı konut projelerinde geliştiriciler artan maliyetler karşısında mümkün olduğunca kendi bünyesinde vadeli satmamaya çalışıyor. Vadeli satışlarda da maksimum 18-24 aylık vadeler göze çarpıyor. Bunun da ana sebebini maliyetlerdeki ve dolayısıyla satış fiyatlarındaki ani değişiklikler oluşturuyor. Maliyet kontrolü açısından önünü göremeyen geliştiriciler de doğal olarak mümkün olduğunca peşin satışa yönelmiş durumda.” şeklinde konuştu.
Yabancıya satış ile göçmen krizi karıştırılmamalı
Yabancıya konut satış rakamlarını da değerlendiren ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 58’lik bir artış olduğunu ifade eden Arslan, “Yabancıya satış anlamında Mayıs ayında da bir yükseliş bekliyoruz. Ancak sonra 250 bin dolar olan başvuru şartının 400 bin dolara yükseltilmesi sebebiyle satışlar düşecektir.” ifadelerinde bulundu. Yabancıya konut satışlarında 1152 adetlik konut satışı ile birinci sıraya yükselen Rusya’yı da değerlendiren Arslan, “Rusya’yı uzun bir süredir ilk üçte görüyoruz. Savaşın etkisini mart ayı verilerinde göremedik ancak bu aya yansımış durumda. 905 adetlik konut satışı ile ikinci sırada yer alan İran’la da aralarındaki makas oldukça açık. Rusya etkisinin Mayıs ayında da devam etmesini bekliyoruz.” diye aktardı.
Yurt içi satışlarındaki yabancı payının yüzde 4 ile sınırlı olduğuna değinen Arslan, “Konut fiyatlarındaki artışta da yabancı etkisi sınırlı. Yabancıya konut satışı ülkeye döviz girdisi sağlayan önemli bir unsurdur. Bu konu göçmen sorunu ile karıştırılmamalıdır.” şeklinde konuştu.
Türkiye’de genel sahiplik oranı düşüyor
TÜİK verilerinin dışında genel olarak gayrimenkul piyasası ile ilgili artan fiyatlar ve yaşam koşulları sebebiyle konut sahiplik oranlarında düşüş gözlemlediklerini ifade eden Arslan sözlerini şöyle sürdürdü: “Gayrimenkul mevcut konjonktürde en güvenli yatırım araçlarından biri. Ekonomik durumu iyi olan kişilerde birden fazla ev sahibi olma oranında artış gözlemliyoruz ancak genel sahiplik oranı düşüyor.”