Dünyanın dört bir yanındaki bilim insanları ve araştırmacılar, dünyamızda yaşanan küresel ısınma, iklim değişikliği ve denizlerin yükselmesi gibi çok ciddi konuyu, olayın kaynağında araştırıyor. Bu araştırmalar için, Antarktika’nın devasa buzullarından okyanusların altına kadar birçok farklı alanlarda araştırma merkezleri ve laboratuvarlar kurulmaya başlandı.
Bu tesislerden elde edilecek bulgular, doğal yaşamla ilgili daha detaylı bilgiler sunacak, hatta farklı gezegenlerde yeni yaşamlara nasıl başlayabileceğimize dair bir ışık tutacak. Biz de sizlerle birlikte, farklı koşullarda kurulmuş ve farklı konuları ele alan 4 araştırma istasyonuna daha yakından bakmak istedik.
Dünyanın en gelmiş sualtı araştırma istasyonu; Proteus
2021’de kurulmaya başlanacak olan Proteus, dünyanın en gelişmiş sualtı bilimsel araştırma istasyonu olacak. Bu istasyon, enerjisini okyanus, rüzgar ve güneşten alacak. 371 metrekarelik bir alanı kaplayacak Proteus, İsviçreli tasarımcı Yves Behar ve okyanus koruma merkezi Fabien Cousteau Ocean Learning Center işbirliği sonucunda ortaya çıkacak. İstasyonda aynı zamanda ziyaretçilerin gezebileceği termal enerji ile çalışan su altı serası bulunacak.
Sıfır derecenin altında tarım; Henry Arctowski Antarctic Research Station
Antarktika’da 40 yıldır görevini devam ettiren bu istasyon, 2021 yılında mimarlık şirketi Kurylowicz & Associates tarafından tamamen yenilenecek. İstasyon, yerden üç metre yükseklikte olacak şekilde inşa edilecek ve altında rüzgarın, suyun ve karın hareket etmesini sağlayacak bir seraya sahip olacak. İstasyonda çalışacak 29 araştırmacı, sıfır derecenin altındaki bu serada tarım odaklı çalışmalar gerçekleştirip, besinler yetiştirecek.
Doğadan aldığını tekrar doğaya veren bir istasyon: Cape Horn Sub Antarctic Research Centre
3 farklı mimar tarafından tasarlanacak olan bu yapının 2021’de tamamlanması bekleniyor. İstasyon, yerel ekosistemin incelenmesi ve geliştirmeler yapılması için kullanılacak. Yıpranmış çeliklerle kaplanacak bu istasyonun üzerine yerleştirilecek yeşil çatı sayesinde, yağmur suları biriktirilerek bir su deposuna yönlendirilecek.
Farklı gezegenlerde yaşamaya meraklılar için yeni bir otel: Experimental Bioregenerative Station
Kaliforniya’nın Mojave Çölü’nde yer alan bu istasyon, diğer gezegenlerde yaşama denemeleri kapsamında otel tarzında bir tesis olarak hizmet verecek. Çölün ortasında cam kaplı kubbelere sahip bu istasyon, tesiste konaklayacak 100 müşteri için enerji, yemek ve su üretecek.