Türkiye’de bisiklet kullanımını teşvik etmek amacıyla finansal destek mekanizmaları hayata geçirilecek, bisiklet paylaşım sistemleri kurulacak.
2022 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’ndan yapılan derlemeye göre, kent içi ulaşımda trafik sıkışıklığına bağlı olarak ortaya çıkan zaman kaybı, yakıt tüketimine bağlı çevre kirliliği ve gürültü kirliliği sorunlarının asgariye indirilmesi için ülkede toplu taşımanın ve motorsuz ulaşım türlerinin geliştirilmesine yönelik önemli yatırımlar yapıldı.
Gelecek yıl için erişilebilir, güvenli, zaman ve maliyet yönünden etkin ve sürdürülebilir kent içi ulaşım sistemlerinin oluşturulması temel hedef olarak belirlendi.
Bu kapsamda, kent merkezlerinde tarihi ve kültürel cazibe noktalarıyla alışveriş bölgelerinde motorlu taşıtlardan arındırılmış yaya bölgeleri oluşturulacak. Çevre Dostu Sokak Projesi çerçevesinde toplam 12 kilometre uzunluğunda motorlu taşıtlardan arındırılmış bölgeler hayata geçirilecek.
Bisiklet kullanımını teşvik etmek amacıyla yasal ve finansal destek mekanizmaları uygulamaya konulacak. Bisiklet Yolları Yönetmeliği çerçevesinde 1000 kilometre uzunluğundaki kent içi bisiklet yolu projelerine finansman desteği sağlanacak.
Gelecek yıl bisiklet yolu master planı ve uygulama planı hazırlanacak, bu kapsamda yeni bisiklet yolları yapılacak. 1700 kilometre uzunluğundaki Birinci Etap Bisiklet Yolları Uygulama Planı yayınlanacak. Belediyelerden gelecek talepler doğrultusunda yeni bisiklet yolları yapılması için destek verilecek.
Belediyelerden gelecek taleplere göre bisiklet paylaşım projeleri hayata geçirilecek.
“Sektöre güç verdi”
Bisiklet Endüstrisi Derneği (BİSED) Yönetim Kurulu Başkanı Esat Emanet, 2022 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda bisiklet ve bisikletli yaşama ilişkin hedeflere yer verilmesinden memnun olduklarını söyledi.
En üst seviyeden böyle olumlu mesajların verilmesinin sektöre güç kazandırdığını belirten Emanet, kent merkezlerinde tarihi ve kültürel cazibe noktalarıyla alışveriş bölgelerinde motorlu taşıtlardan arındırılmış yaya bölgeleri oluşturulmasıyla insanların bisikletlerini yanlarından ayırmak istemeyeceklerini ifade etti.
Bu tarz projelerin azalan karbon izleri ile ekonomiye vereceği katkının yanında hareketli bireylerle toplum sağlığına olumlu etki edeceğinin altını çizen Emanet, devletin, programla pozitif yaklaşımını net bir şekilde ortaya koyduğunu, bu durumun sektör olarak sorumluluklarını artırdığını dile getirdi. Emanet, “Her anlamda kullanışlı ve güvenli bisiklet ve elektrikli bisikletleri üreterek arz eden bisiklet endüstrimiz, ihracatta yeni atılımlara imza atmakta, yerel yönetimlerle proje bazlı girişimlere destek vermektedir. İç dinamiklerimiz iyi yönetilmelidir ki yakın gelecekte üretim ve ihracatta söz sahibi olmanın fırsatını kaçırmayalım.” dedi.
“AB pazarı için vazgeçilmez olmanın peşindeyiz”
Emanet, kamu-özel iş birliğinin 2030’lu yıllar için sektör ve ihracat açısından hayati önemde olduğunu vurgulayarak, “2025’te Avrupa Birliği’nde sadece elektrikli bisiklet satış beklentisi 11 milyon. Bu denli büyük bir ekonomik değer, üretim ve istihdamda azımsanamayacak bir potansiyele işaret ederken bizleri de yerlilik oranları üzerinde yeniden düşünüp çalışmaya zorluyor.” diye konuştu.
Avrupalı üreticilerin yan sanayide Uzak Doğu bağımlılığından şikayetçi olduğunu belirten Emanet, global eksende tüm sanayicilerin daha yakın ve güvenli tedarik merkezleri arayışında olduğunu kaydetti.
Bisiklet endüstrisinin ve sanayicisinin bu şansı iyi kullanması gerektiğini söyleyen Emanet, “BİSED son yıllarda gelecek projeksiyonlarındaki haklılık payıyla ısrarla ‘Türk malı ve markası’ algısını en iyi şekilde yönetmeye çalışıyor. Bizler bisiklet ve elektrikli bisikletlerimizdeki yerlilik oranını artırabildiğimizde sektörümüz özelinde milli menfaatlerimizi de artıracağız. Onun için yerli ve milli elektrikli bisiklet motoru ve lityum iyon batarya konusunda ısrarcı ve iddialıyız. AB pazarı için vazgeçilmez olmanın peşindeyiz.” dedi.
Gelişmiş bisiklet altyapısının sadece mal ihracatını değil hizmet ihracatını da güçlendireceğini dile getiren Emanet, yakın geleceğin sürdürülebilir turizm anlayışında bisiklet turizminin önemli yer tutacağına dikkati çekti.