Mersin’de yağış rejiminde ciddi değişiklikler yaşanırken, uzmanlar diğer taraftan da kuraklık ile birlikte toprak verimliliğinde de ciddi sorunlar yaşanmaya başlandığını bildirildi. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), 2025 tarihli ‘Küresel Kuraklık Görünümü’ raporunu yayınlandı. OECD bu rapor ile Küresel Kuraklık Görünümü kuraklık eğilimlerinin ve etkilerinin iklim değişikliği altında nasıl geliştiğine dair kapsamlı ve kanıta dayalı bir değerlendirme sunarken etkili adaptasyon için politika yanıtlarını tanımlıyor. Raporu değerlendiren Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi Başkanı Sinan Can, Türkiye genelindeki 12 aylık yağışlar, son 52 yılın en düşük seviyesine indiğini, Akdeniz Bölgesi’nde ise yağışlarda yüzde 31 azalma gerçekleştiğini söyledi.
Rapor gözler önüne seriyor
Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi Başkanı Sinan Can, bölgede ciddi kuraklık tehlikesi ile karşı karşı olduğuna dikkat çekerek, “Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), 2025 tarihli ‘Küresel Kuraklık Görünümü’ raporunu yayınlandı. OECD bu rapor ile Küresel Kuraklık Görünümü kuraklık eğilimlerinin ve etkilerinin iklim değişikliği altında nasıl geliştiğine dair kapsamlı ve kanıta dayalı bir değerlendirme sunmakta ve etkili adaptasyon için politika yanıtlarını tanımlamaktadır. Rapor aynı zamanda risk önleme, sağlam veri ve izleme sistemlerinin yanı sıra hassas nüfusların ve ekosistemlerin ihtiyaçlarını ele alan kapsayıcı yönetişim için sürekli yatırım ihtiyacının altını çizmektedir” dedi.
Toprakta nem azaldı
OECD raporuna göre, 1980– 2023 yılları arasında Türkiye topraklarının yüzde 60’ında toprak nemi anlamlı biçimde azaldığını ifade eden Sinan Can, “Bu düşüş, Akdeniz Havzası ülkelerinde küresel ortalamanın da üzerinde gerçekleşti. Türkiye’nin güneyinde yer alan Mersin, Adana, Antalya gibi iller, artan sıcaklıklar ve azalan yağış nedeniyle yoğun toprak kuruluğu ile karşı karşıya” şeklinde konuştu.
Mersin gün geçtikçe kuraklık risk potansiyeli artan kentler arasında
Sinan Can, Mersin’de hem yağış rejiminde ciddi değişiklikler hem de kuraklık ile birlikte toprak verimliliğinde de ciddi sorunların başladığına vurgulayarak, “Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) 2025 yılı kuraklık raporuna ek olarak Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 1 Ekim 2024- 30 Eylül 2025 dönemini kapsayan 2025 su yılı raporu açıklandı. Rapora göre, Türkiye’de yağış oranlarının ciddi seviyede azalmış. Yağışların son 52 yılın en düşük seviyesine indiği bölgelere göre yağış verilerinde ise Akdeniz’de yüzde 31 azalma kaydedildiği belirtilmiştir. Diğer yandan Mersin’e içme suyu sağlayan Berdan Barajı’nın su seviyesinin yüzde 30, su tutmaya başlayan Pamukluk Barajı’nın ise doluluk oranının yüzde 70 dolaylarındadır” ifadesini kullandı.
Seracılık ve açık tarım alanlarında kayıp kapıda
Sinan Can, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm bu veriler ışığında Mersin’de hem yağış rejiminde ciddi değişiklikler yaşandığı hem de kuraklık ile birlikte toprak verimliliğinde de ciddi sorunlar yaşanmaya başlandığı görülmektedir. Bu durum Akdeniz kıyısında yetiştirilen narenciye, muz ve domates gibi suya duyarlı ürünlerin üretimi büyük risk altında olduğu ve Mersin’de kuraklığın süresi uzadıkça, seracılık ve açık tarım alanlarında büyük ekonomik kayıplar yaşanabileceğini söyleyebiliriz.”
