İstanbul’un kalbinde yer alan Levent, bugün finans merkezleri, rezidans kuleleri ve alışveriş merkezleriyle tanınan bir semt. Ancak birçok İstanbullu’nun aklında aynı soru var: Levent, 4. ve hatta 5. Levent olarak anılırken neden 2. ve 3. Levent’ten hiç bahsedilmiyor ?
EMLAK VE KREDİ BANKASI’NIN RÜYASI: LEVENT
1947’de Emlak ve Kredi Bankası, Cumhuriyet’in modern konut ideallerini hayata geçirecek örnek bir toplu yerleşim kurma kararı aldı. Seçilen yer, dönemin boş ve yeşil alanlarından biri olan Levent Çiftliği idi. Amaç; bahçeli, iki katlı, sağlıklı yaşam koşulları sunan modern konutlarla “örnek mahalle” yaratmaktı.
Bu proje dört etap olarak planlandı:
Levent, 2. Levent, 3. Levent ve 4. Levent.
Her etap, yaklaşık 300-400 civarında ev içerecek, kendi parkı, küçük ticaret alanı ve sosyal tesisleriyle birlikte tasarlanacaktı.

ETAPLARIN GERÇEKLEŞMESİ: PLANLAR HAYATA GEÇİYOR
1950’de ilk evler tamamlandığında proje büyük ilgi gördü. Bahçeli, modern çizgili evlerde yeni bir yaşam biçimi doğmuştu.
Devamında Emlak Kredi Bankası ikinci ve üçüncü etapları da uygulamaya aldı. Bu etaplar, ilk bölgeyle aynı mimari anlayışla, kuzey yönünde gelişti.
1955 civarında 2. Levent, 1957’de ise 3. Levent inşaatları tamamlandı. Bu alanlar da benzer biçimde bahçeli evlerden, dar yollar ve yeşil alanlardan oluşuyordu. Ancak 1. Levent ile fiziki olarak iç içe geçtiği için mahalleler arasındaki sınır çizgileri zamanla belirsizleşti.
AYRIŞMA YERİNE BÜTÜNLEŞME
2. ve 3. Levent’in “kaybolmuş” gibi görünmesinin ilk nedeni tam da bu fiziksel bütünleşmedir.
Mahalle sınırları harita üzerinde var olsa da günlük yaşamda insanlar için bir fark yaratmıyordu.
Bir sokak ötesi “2. Levent”, biraz ilerisi “3. Levent” olsa da herkes orayı “Levent” olarak biliyordu.
Yani halk dilinde 2. ve 3. etaplar hiçbir zaman ayrı bir kimlik kazanamadı.
Bu sırada 4. Levent bambaşka bir biçimde gelişmeye başladı. Daha yoğun konut blokları, apartmanlaşma ve yeni imar düzenleriyle 4. Levent kendi kimliğini oluşturdu. 1. Levent “eski bahçeli evler” olarak anılırken, 4. Levent artık “modern şehir”i temsil ediyordu. Bu karşıtlık, ortadaki 2. ve 3. etapların adeta “gölgeye düşmesine” neden oldu.
2000’li yılların sonuna gelindiğinde Levent markası yeniden canlandı. Ancak bu kez proje artık kamu eliyle değil, özel sektör yatırımlarıyla geliştiriliyordu. 5. Levent, Emlak Konut GYO tarafından planlanan yeni nesil bir “kentsel dönüşüm ve toplu konut” alanı olarak ortaya çıktı.

KENTSEL DÖNÜŞÜMLE SİLİNEN SINIRLAR
1980’lerden itibaren İstanbul hızla büyüdü; Levent çevresi de finans merkezine dönüşmeye başladı. İlk etaplarda yer alan müstakil evler, yerlerini ofis binalarına ve yüksek katlı yapılara bıraktı.
Bu dönüşüm sırasında imar planları defalarca değiştirildi, eski parsel sınırları yok oldu, caddeler yeni akslarla birleştirildi. Böylece 2. ve 3. Levent’in haritadaki izleri bile silikleşti. Artık bölge “Levent Mahallesi” ya da “Esentepe – Büyükdere Caddesi çevresi” olarak anılıyordu.
Yalnızca bazı tapu kayıtlarında veya eski plan çizimlerinde “2. Levent Etabı” ya da “3. Levent Alanı” ifadeleri görülebiliyordu.
UNUTULUŞUN SOSYOLOJİK YÜZÜ
Levent’in “kayıp etapları”nın unutuluşu yalnızca fiziki değil, sosyolojik bir sürecin de sonucuydu.
Levent’in eski sahipleri, çoğunlukla memur ve orta sınıf ailelerdi. Zamanla kuşak değişti, mülkler el değiştirdi.
Yeni gelenler artık “Levent’te oturuyorum” diyordu — “2. Levent’te” ya da “3. Levent’te” değil.
Yani semt kimliği etaplardan daha baskın hale geldi.
Levent ise toplu konut kimliğinden çıkıp, iş merkezlerine, gökdelenlere, alışveriş merkezlerine dönüştü. Bu da kentsel bellekte “Levent” adını yeniden tanımladı: artık “iş bölgesi” demekti.

BUGÜN 2. VE 3. LEVENT NEREDE?
Teknik olarak, 2. ve 3. etaplar hâlâ var.
Levent’in kuzeyinde, Nispetiye Caddesi’nden Ortaköy vadisine doğru uzanan bölgede, eski planlı parsellerin bir kısmı hâlâ mevcut.
Bu alanlarda hâlâ 1950’lerden kalma birkaç tipik Emlak Kredi evi bulunur. Ancak büyük çoğunluğu yıkılarak modern villalar, siteler veya ofis binalarıyla yer değiştirmiştir.
Bugün o sokaklarda yürürken belki “2. Levent” tabelasını göremezsiniz, ama evlerin planları, bahçe sınırları ve yol dokusu hâlâ ilk planlamanın izlerini taşır.
