Arboretum kelimesi, Latince ‘ağaç’ anlamına gelen ‘arbor’ ve ‘bitki yetiştirilen yer’ anlamındaki ‘etum’ kelimelerinden türemiş. Ancak sadece bir ağaç parkı değil; aynı zamanda bilimsel ve eğitsel amaçlarla kurulan, farklı türdeki ağaçların ve odunsu bitkilerin sergilendiği, doğayı tanımayı teşvik eden bir açık hava laboratuvarı.
ATATÜRK ARBORETUMU’NUN KISA TARİHİ
1949 yılında İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Hayrettin Kayacık’ın önerisiyle başlayan bu doğa projesi, Fransa’dan getirilen botanik uzmanı Camille Guine’nin katkılarıyla şekillenmiş. Yıllar süren altyapı ve dikim çalışmalarının ardından, 1982’de Atatürk’ün 100. doğum yılı anısına bugünkü adını almış.
38 hektarlık geniş bir alana yayılan arboretum, Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden getirilen yüzlerce bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Özellikle ilkbahar yaz mevsiminde parlayan yeşil renkler, sonbaharda dökülen yapraklar ve kışın beyaz örtüye bürünen manzaralar, burayı dört mevsim çekici kılıyor.

NEDEN GİTMELİ?
Atatürk Arboretumu; şehirden kaçmak, doğaya karışmak, bol oksijen solumak ve her köşesinde ayrı bir güzellik barındıran kareleri yakalamak için ideal bir rota. Özellikle sonbaharda sarı, turuncu ve kırmızının her tonunu sunan ağaçlar arasında yürümek benzersiz bir deneyim. İçerisinde yer alan yapay göller, ördekler ve balıklarla dolu huzurlu ortamı ise fotoğraf severler için adeta açık hava stüdyosu.
NE YAPILMALI, NERELER GÖRÜLMELİ?
Arboretum altı yol ayrımından oluşuyor. Gezintiye gölün bulunduğu alandan başlamanızı öneririm. Üç yapay gölden en büyüğü çevresindeki banklarda soluklanabilir, göldeki ördekleri izleyebilirsiniz. Ayrıca her bitkinin yanında bulunan tabelalar sayesinde onların türlerini, kökenlerini öğrenmeniz mümkün. Girişte yer alan özel düzenek ise oldukça ilgi çekici: Ağaçların yaşlarını inceleyebileceğiniz bu alanda çocuklar keyifle vakit geçiriyor.

NELERE DİKKAT ETMELİ?
Yiyecek getirmek yasak. Sadece su ve çocuk maması alınıyor.
Bisiklet, tripod, drone ve spor aletleri alana sokulmuyor.
Alanda herhangi bir kafe ya da büfe bulunmuyor. Bu da doğanın temiz kalmasını sağlayan en önemli kurallardan biri.
GİRİŞ ÜCRETLERİ
Arboretum 09.00-17.00 saatleri arası pazartesi günleri hariç her gün açık. Ödemelerde ise sadece kredi kartı ya da banka kartı geçerli. Hafta içi bilet ücreti tam 42 öğrenci 18 lira. Hafta sonu ise tam 84 öğrenci 42 lira. Hafta sonları yoğunluk çok fazla oluyor. Bu nedenle mümkünse hafta içi gitmenizi öneririm. Biletleri ‘ataturkarboretumu.ogm.gov.tr’ adresinden alabilirsiniz.

NASIL GİDİLİR?
En rahat ulaşım şekli:
M2 Hacıosman Metro Durağı’nda inin.
Çıkışta yer alan 42HM Bahçeköy otobüsüne binin.
Kemerburgaz Yolu Durağı’nda indikten sonra sol taraftaki kısa yokuşu yürüyün.
Girişe ulaştığınızda sizi doğanın kucağı karşılayacak.
Yol boyunca uzanan ağaçlı patika ise Instagram severler için ayrı bir bonus!
Bu haber ‘Şehrin içinde bir sonbahar masalı: Atatürk Arboretumu’ konusunu detaylı biçimde ele almış, okuyucular için önemli bilgiler içeriyor.